Lilypie Second Birthday tickers

Lilypie Second Birthday tickers

27 Aralık 2011 Salı

ah şu hafta içleri...

Doğduğundan beri ya da itiraf edeyim çalışmaya başladığımdan beri hafta sonları daha bir keyifli hala gelmeye başladı bana.seninle olmak ve her haline tanık olmak müthiş keyifli hele birde bir kaç haftadır oyun oynamaya başladık ki tadına doyum olmuyor pazarların...
Hafta içi iş çok yoğun olmasa da yoruluyorum galiba bu tempodan akşamları bazen tahammül sınırlarım düşüyor, sana va hayata karşı hiç istemediğim halde sabırsız olabiliyorum :( elbetteki gece uyanmalarından rahatsız değilim aslında çok hoşuma gidiyor uykumun arasında kokunu almak.sana deliler gibi hayranım ve çok mutluyum seninle. bayramda ve diğer tatillerde böyle olmuyor, yorgun hissetmiyorum kendimi bu kadar, daha anlayışlı bir eş ve anne oluyorum ama çalışmak gerçekten yorucu demekki.neyse şimdi pazara kaldı 4.
tüm çocuklara ve sana sağlık mutluluk dualarıyla yavrucum.

24 Aralık 2011 Cumartesi

9. Ay da ilerlerken...

Seninle ilgili ne zaman yazmaya başlasam hep eksik hep yetersiz kalıyor kelimeler...
Ben çoğu zaman çalışan anne olmaya bağlasam da bunu aslında aşkının büyüklüğünden biliyorum bu gün "egeligünler" ünlü şairin sözleriyle şöyle anlatmış bunu;
"sana ilişkin her düşüncem,
bir dize olabilseydi koca bir şiirden,
hiçbir aşk kitabı
daha büyük olmazdı benim bu kitabımdan.
ama şimdilik pek ince bu kitap,
çünkü üzerinde pek çalışamıyorum,
seninle geçirebileceğim saatleri,
şiire harcamaya kıyamıyorum... "
Yazmak istediğim çoook şey var benim de şimdi bebeğim.. ama yanı başımda huzurla uyuyorsun ve ben sana bakmaya doyamıyorum.. şairin de dediği gibi; şimdi "seninle geçirebileceğim saatleri..." yazmaya "harcamaya kıyamıyorum.."
Hıh işte dedim tamda böyle işte...
Seni o kadar çok seviyorum ki...
Ve büyüyorsun kıymetlim, güzel yavrum benim.
-bu ay ilk bademcik iltihabını geçirdin ve korkunç öksürdün ama hastalık detayına girmeyi sevmiyorum çok kötüydü atlattık çok şükür. elde var hastalık tecrübesi 1. elbette bir gün olacaktı ama anne tarafı öyle diyemiyor bazen. neyse ki anneannen var. (bin kere şükürler olsun ki :))
-üçüncü diş patladı, dün itibariyle dördüncü de gelmek üzere galiba.
- artık iyice emekliyorsun
- bir yere tutunup kalkmaların başladı üstelik adımlarınla tutunarak ilerliyorsun da ve tekrar inerken inanılmaz sevimli oluyorsun.
- baba bir iş seyahatine daha gitti bu ay
-ilk defa gittiğimiz bir akşam gezmesinde kıyametleri koparırcasına ağladın ve ne olduğunu anlayamadan eve gelmeye karar verdik ki arabada hiç bir şeyin kalmadı (sanırım sıkıldın,garipsedim ama itiraf edeyim tekrarlama ama bu karakteristik direnişin çok hoşuma gitti,göz yaşı olmasaydı iyiydi ama ne bekliyordum ki, "kalkın ya sıkıldım ben burda eve gidelim ..." diyemezdin.
- hımmm.. konuşmaya gelince canın isteyince bizim seslerimizi tekrar etmeye çalışıyorsun. "miyav deyince miyavımsı, düüüttt deyince dddüüüüttümsü şeyler söylediğin olursa tabi ağır abimizin canı isterse.
aferim oğlum hep öyle ol aslında sadece içinden geleni yap. :)
- bu arada bazen alkışlıyorsun,el sallıyorsun ve dudaklarınla bırp bırp yapıyorsun BAYILIYORUM
-ikinci ve üçüncü kitaplarını bu hafta aldık

Çok yoğun bir ilgi var mı? yok ama olsun bir gün olacak :)
neysee devam edelim;
-baby tv de mutlu fareler adı çizgi filme bayılıyorsun bir cd falan mı bulsak acaba ? hıı öyle çok tv seyretmece falan yok.
- yeni ciciler aldık çok yakışıklı oluyorsun (yada kirpiye yavrusu kadife gelirmiş)
-bir yere gidilmek için hazırlanınca çok seviniyorsun ama havalar gezmek için çok müsait değil balımmmm. çok yağışlı korkuyorum.anla beni ne olur emi meleğim,emi annesinin canı, emi paşam benim, kuzucummmm...
Veee... her zamanki gibi bir postu daha tüm bebeklere sıhhat ve mutluluk dilek ve dualarımızla kapatıyoruz...
en kısa sürede tekrar post geliyorrr...(malum oğlumcuma sözüm var bu ay post rekoru kırılacak :) )

Mutlu Yıllarrr...

MUTLU YILLAAARRR...

Personalize funny videos and birthday eCards at JibJab!

2 Aralık 2011 Cuma

8. AY SONLARINDA ALİ ALP

Öncelikle özür diliyorum senden senin bloguna bu kadar ara verdiğim için ama hep yazmak istedim bir türlü olmadı işte 9. ay çok yazsam beni affeder misin? :) seni seyretmek, düşünmek, sana daha iyi ebeveyn olmak için bol okumak ve araştırma yapmaktan zevk alıyorum sürekli daha iyisini yapmak için elimden geleni yapmaya çalışıyorum veeee... tamam bütün bunlar doğru fakat bahane olamaz bu ay daha çok şey yazacağım :)
Zamanın nasıl bu kadar hızlı akıp geçtiğine inanamıyorum. Babanla hemen hemen hergün bunu konuşuyoruz evde, binlerce kez şükrediyor binlerce kez sana ve tüm çocuklara dua ediyoruz tontişim :) güzel yavrucummmm.
Bu kadar zaman nasıl geçti anlayamadık bazen kendi kendimize hayıflanıyoruz bu kadar hızlı olmasına herşeyin.Bir taraftanda büyüdüğünü görmek eşsiz bir haz veriyor bize.gelecek ay daha iyi olacağıma ve daha çok yazacağıma söz veriyor ve sekizinci ay gelişmelerini anlatmak istiyorum.Ayrıcaaa bütün bu geçen zamanda bebeğe ve sana dair öğrendiğimiz pek çok şey oldu ama hiç bir şey bu kadar iyi özetleyemedi hissettiklerimizi;
EVLAT GÜLÜMSEMESİ diye birşey var ki; ne DERT bırakır, NE tasa...!


ALİ ALP sekizinci ayın sonlarında neler yapıyor?
 İkinci dişimiz kurban bayramında babaannenin evinde geldi.(06.11.2011)Sonra durudu gelmedi bir daha ve ben bunu hala sana diş bulguru yapmamaya bağlıyor ve önümüzdeki günlerde yapacağımı burdan herkeslere duyuruyorum :)
 Adana’ya anneannenin evine ilk kez gidildi kurban bayramında
 Emekleme hala yok ama alçak sürünmede hız yapıyor kıymetlimiz
 Bir yerlere tutunup kalkmalarımız başladı (21.11.2011 ya da net olarak yapmayı başarma 29.11.2011 :) )


Bayramda kuzenlerle bolca vakit geçirdi ve hayatının ilk kalabalığına girip annenin kuzeninin nişanına gitti. Uzun yolculuklarda biraz mızırdama ve yemek yemeyi reddetme dışında çok ciddi bir sıkıntımız olmadı çok şükür.ba ve deden sonra üç harfli f ve s ile biten ve başlayan sesler çıkarmaya ve bizi mest etmeye başladı.
 bu ara fırsat buldukça seni açık havay çıkartmaya çalışıyoruz.
 artık sinirlenince bayağı bildiğin bağırıyorsun kızıyor muyum? hayır elbette :)
 bir yere gidileceğini anladığında seviniyor ve çırpınıyorsun.
 ismin söylendiğinde başını çeviriyorun
 oyuna bayılıyorsun ve
 sürekli ama sürekli hareket halindesin :)

Çok yakında yeni paylaşımda yeni haberlere...

1 Aralık 2011 Perşembe

comıng soon :)

uzun arada neler oldu?yeni diş var mı? bayramda ALP nerede kimlerle idi? bu günlerde neler yapıyor?

26 Ekim 2011 Çarşamba

ALP BABASINA HEDİYE İLK DİŞ...

TARİH ; 26.10.2011 KAHRAMAN ALP'İN İLK DİŞİ GÖRÜNDÜ :)


Babaya hediye almak için işten alışverişe geçip eve geç gelince beni nasıl da çığlıklarla karşıladın nasıl da kıkırdadın, beni nasıl mutlu ettin bilemezsin.Ayaklarım yerden kesildi, aşkın en saf en derin hali bu dedim,kendi kendime ama çığlıklar atarak, tesadüfen kapının önünden geçen biri varsa ambulans falan çağırmadığına sevinmeliyim kesin deli sanmıştır :) AŞIĞIM SANA ... ALLAH SENİ KORUSUN KIYMETLİM BENİM, YAVRU ASLANIM :) Neyse ben dualarla, oynaşmaya devam ederken kıymetli oğlumun diş etininde kan gördüm, yüreğim acıdı ve bir kaç gündür devam eden iştahsızlığının ve sıkıntılarının sebebini anladık dişi geliyor dedik(tabi senin salya sümük annen yine iş başına geçti ) ve bu sabahhhhhhh... Tam da babacığının doğum gününde oğlumuz çok zor bir işi başardı ve ilk dişini çıkardı

BABACIĞINA DOĞUM GÜNÜ HEDİYESİ :)

Canım oğlum, dişini ilk anne gördü ve seni baştan ayağa :) giydirecek zevvkkkleee, memnuniyetle... bunun yanında diş bulguru da yapacağım ama biraz şu zor zamanlarını atlat emi kıynetlim.
hayatın boyunca bütün işlerinde kolaylıklar diliyorum, dişlerin gibi yapacağın her şeyde güçlü olsun, sağlam olsun. diğerleri kolayca gelsin inşaallah hiç canın yanmadan.
Sen bizim kıymetlimizsin yavru aslanım benim , kahraman oğlum , aferim sana...
Bu günün şerefine bir baba-oğul fotosu yakışır bu posta.

NOT:Bu eski bir foto artık Ali Alp saçları kısacık bir paşa.

25 Ekim 2011 Salı

EN BABA GÜNEŞ

Isıttın içimizi sımsıcak, pırıl pırıl. HOŞGELDİN EVİMİZE YENİDEN …

Sen yokken bir kat battaniye daha aldım,
Çorap da giydim olmadı. Isıtmadı hiçbir şey beni yokluğunda, senin ayaklarının ayaklarıma sımsıcak dokunuşu kadar.
ALP sen gider gitmez BABABABABABABABBABABAAABA… demeye başladı.
Neyse ki geliverdin evimize GÜNEŞ gibi…
HOŞ GELDİN...

18 Ekim 2011 Salı

ALP BABASI...

Bugün baban babaanneyi doktor kontrolünde yalnız bırakmamak için birkaç günlüğüne İstanbul’a gidiyor. Anneanne ve anneyle kalacaksın. Fakat tam da bu sabah babacığın seninle birazcık oynaşıp odadan çıkarken onun arkasından ağlaman – daha öncede birkaç kez ve sadece baban için yapmıştın- içimi sızlattı. Ufacık kalbinle onu yanında tutmaya çalışman hem çok hoşuma gitti hem de hüzünlendirdi anneyi. İyi ki uzun sürmeyecek bu ayrılık dedim kendi kendime, yavru aslanım özleyecek babasını dedim. Sabah yatakta oyunlarını, sesini, ellerini, kokusunu, yüzünü…
Allah korusun dedim kendi kendime...



Bütüüüünnn anne babalara, çocuklara sağlık, bütün evlere huzur ve mutluluk diliyorum. Allah herkese, tüm ailelere, çocuklara sağlık sıhhat versin, içinde bize de yavru aslanım :)
Babanda seni çok özleyecek, biliyorum sende bil döneceğini ve hiç ağlama emi prensim.
SENİ ÇOOOOKKKK SEVİYORUZ…

17 Ekim 2011 Pazartesi

İLK SAÇ TRAŞI...

Kahramanım Ali Alp dün itibari ile ilk makineli saç traşını oldu
Ömer abi ve Hülya ablanın evinde, Hülya ablanın marifetli elleri ve anneannenin güvenli kucağında, annenin tüm oyalama çabaları ve babasının kamera çekimi ile ilk traşını başarılı bir şekilde tamamladı.
bravo benim ASLAN OĞLUMA :)
Evimize bambaşka bir bebiş geliverdi. saçının içinde ara ara sarı şeritler varmış onu farkettik :) biraz dedeye (annenin babasına) biraz kendi babasına benzedi kıymetlim :) fotoları en kısa zamanda yüklenecek.
Bu arada bugün yağmur yağdı ve anne oğlumun başı üşür mü acaba diye düşünmekten kendini alamıyor :) artık bir kaç bere falan almak gerekir fırsattan istifade :)
Bu yeni sitil saç, tipini acayip değiştirdi, her zaman yakışıklıydı daha da yakışıklı oldu küçük adamım.
Nice saç traşlarını görürüz inşallah :)

10 Ekim 2011 Pazartesi

Kahramanıma...

Ali Alp, Canım oğlum...
Kahramanım...
Evimize geldiğinden beri dünya bambaşka , sokaklar , evler, müzikler, kuşlar, kediler, ağaçlar, çiçekler...
Öylesine dalımışım ki seninle yaşacağımız güzel günlerin düşünü kurmaya her yerin her şeyin seninle bir bağlantısını kuruyorum.
seveceğin sevmeyeceğin sebzeler üzerine bile kendi kendime iddaaya giriyorum. Bir gurme gibi hassas damağına hitap etmek için elimden geleni yapıyorum :). Ben öyle manyak anneler gibi onu verme şunu verme yapmıyorum neyi seversen en vitaminlisini oluşturup vermeye çalışıyorum bünyen müsade ettikçe.Öyle tosun bir bebek peşinde değilim sen de değilsin öle zaten ama çok sağlıklı olman içinde elimden geleni yapmaya çalışıyorum.
Bütün gün işte olmayı çoktan geçtim (ona kitap yazarım ben :))bazen evdeyken mutfakta bile özlüyorum seni.izliyorum gülümseyerek bazende gözlerim dolarakhemen koşup babanı ya da aneanneyi çağırıyorum çok fotoğraf çekmek isitiyorum uyurken ama sese o kadar duyarlısın ki uyanma ihtimaline karşı bastırıyorum isteğimi kendimi sıkarak . bir dakika bile fazla uyusan kardır diyorum.bak yine çoştu içim kıpır kıpır...neyseki bugün biraz daha erken çıkacağım işten gecikmiş 7. ay periyodik bakımın var :) Dr. nihal bizi bekler. iyi haberlerle döneriz inşaallah. hala inanamıyorum 7 AY 7 GÜN hahahahahaha... şaka gibi bunları okuyupta şaşa kalma bana neden inanamıyor diye.napıyım olmuyor işte inanamıyorum , çok seviyorum seni ondan sanırım :)AŞKSIN SEN, CANSIN SENNNN...
hiiiiçççç kıyamam ben sana uğur böceğim benim.
Aşağıdaki karikatürü görünce işte ben buyum dedim :D


Olsun, napalım daaa... ben seni nasıl askere falan göndercem :D

Anneden Kıymetli Mucizesine...

Bugün çok sevdiğim bloglardan birinde dinleyip tekrar hatırladım bu şarkıyı ve dedim ki kendime Alp de dinlemeli bir gün, belki ben unuturm ama arşivlemeliyim dedim. ve kıymetli prensim için Fikret kızılok söylüyor...


Hep güçlü ol yavrucum.Ali ol, ALP ol.
Allah seni korusun prensim.
SENİ ÇOK SEVİYORUZ...

I LOVE ALİ ALP ...


ImageChef.com Flower Text

Annen sana deliler gibi aşık bebeğim.
Bu gün akşam olur mu acaba ? her şey senin için prensss...
ÇÇÇOOOOKKKK SEVİYORUM SENİ....

5 Ekim 2011 Çarşamba

dededededeeee...

Ve mucizemle 7 ay geçirdik rüya gibi geçti herşey...
büyüyor benim mucizem bende onunla büyüyorum. anneanne herşeyimiz bizim. elimiz kolumuz,kanadımız...
Yeni şeyler yapıyor mucizem;
* sürünüyor tırtılım
* önce ellerinin sonra ayaklarının ucunda yükseliyor fakat emeklememiyor
* 5-10 sn lik oturmalarımız başarılı sonrasında yuvarlanmaca :)
* ana kucağında oturtmak artık çok zor nasıl köprü kurulur , nasıl yay olunur bize gösteriyor
* sıklaşan park maceralarımız var birde
* mama sandalyesinde bir şey yedirmek oldukça zor hala
* gülüşü dünyaya bedel mucizemin
* heyecanlanınca ellerini ayaklarını çırpıyor
* uyurken üstüne bir şey örtmek mümkün değil bu yüzden uyku tulumu falan almamız gerekiyor
* yeni aldığımız oyuncaklarla şimdilik arası çok iyi değil ama iyi olacak umudum var :)
* uyarına gelirse alkışlıyor, çağrırınca hafif meyil veriyor, gel gel yapmayı öğreniyor veee....
* dededededededeeeee.... diye çığlıklar atıyor

3 Ekim 2011 Pazartesi

7. ay

Veeeeeeeeeee..... EVLAT ; dünyanın en güzel şeyi ,en güzel sesi,en güzel teni, en güzel kokusu, heeerrrr şeyin en güzeli...
Ali ALP BUGÜN YEDİ AYLIK OLDU. MAŞALLAH BENİM OĞLUMA...

22 Eylül 2011 Perşembe

ALP annesi olmak


Bazen düşünüyorum mutlu musun ? ne kadar mutlusun ? bizim çocuğumuz olmaktan memnun musun diye ? Çalışan bir anne olarak sana yetememek her zaman yanında olamamak nasıl içimi acıtıyor ve ben hangi maskelerle bunu örtmeye çalışıyorum bilemezsin oğlum.
Büyüyorsun…
Dün alkışlamaya başladın, birde elini ağzına vurarak değişik sesler çıkartmaya (hani şu herkesin yaptığı kızıl derililerinkinden olan).
Sık sık parka götürüyoruz işten gelince seni hazır havalar biraz serinlemişken iyice güneş al diye. Sen parktaki çocukları seyrederken bende seni seyrediyorum dünyanın en güzel tablosuna bakar gibi…

Çok seviyorum seni desem havada kalıyor tüm duygularım, yetmiyor anlatmaya hiçbir kelime hiçbir harf…
İnşallah çoooooooooook mutlu olursun güzel evladım… Biz bunu çok istiyor ve elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Her istediğini yapma , alıştırma gibi saçmalıklara inanmıyorum ben,bize ihtiyacın var ve ne kadar ihtiyacın varsa o kadar karşılamaya hazırız. Kendi kendine uyusun işine de inanmıyorum ben bunun için çok vaktin olacak ben yanındayken ve uyutabilirken uyutabildiğim kadar uyutacağım seni. Kocaman bir erkek olunca zaten yapamayacağız o yüzden, şimdi birde çalışan anne olmanın verdiği vicdan azabının da etkisiyle, hiç buna alıştırmaya niyetim yok. Kim ne derse desin hiiiiiiççççççççç umrumda değil…
Çooook mutlu ol ANNNNEEEEECCCİİİİİMMMMMMMMMM…..
Ben senin annenim diye anneyim diye çok mutluyum.
Şu adresten okuduğum aşağıdaki güzel yazıyı okuyunca da daha bir pekişti. anne sevgimle anne olma sevincim harmanlandı iyice sevincik oldum. Bazılarını kendi yaşamış bazılarını ise annesine yaşatmış bie taze anne olarak bu yazıyı eklemesem olmazdı.
YAŞASIN ANNE OLMAK…
ANNE, dünyada karşılık beklemeden börek yapan tek insandır.

Karşılıksız sevginin ete kemiğe bürünmüş halidir..!

Ne kadar üzsen de 10 Dakika sonra seni affeden zarif bir memeli türüdür.

Yağlı bile olsa tiksinmeden saçını okşayan, kucağına yatıran, öpüp koklayan tek varlıktır.

Meleğin süt verebilenidir.

'Yarasın' diye muhallebinin içine ciğer katarak, çocuğuna yediren manyaklık derecesinde yaratıcıdır.

Yemek yemeyen çocuğun dikkatini çekmek için elindeki tencere ve tavalarla maymunluk yapabilen kişidir.

Kafayı çocuklarıyla bozmuş, göbek bağı kopsa da, yürek bağı asla kopmayan, sevgi dolu fedakar insan dişisidir.

Bulaşık, ütü, vb. yaparken bile otomatik olarak çene çalan, kendi kendine konuşan, 'kadın dırdırı' denen mereti erkeklere daha küçükten belletendir.

Yemek uzmanı, düzen insanıdır.

Yavrularını yol tarafından değil, kaldırım tarafından yürütendir.

Dizi dizi incidir, lakin gerektiğinde, laf sokma dalında da birincidir!

Sevgiliden ayrılma haberi verildiğinde, 'amaaan ben sana daha güzelini bulurum' diyebilen
komik bir karakterdir. ..

'Oğlum aradım yoktun. Ben de mesaj atayım dedim sana. Gelince ara beni emi aslan evladım.
Kara börülcem benim, öptüm annen' şeklinde mesajlar atabilen, teknolojiyi ısrarla reddeden, kabullenemeyen, kafasına göre yorumlayan bilişim düşmanıdır...

AMA ...
AMA dünyanın en güzel kucağına sahip, en güzel kokan, harikulade bir varlıktır.
Olmadık yerlerde 'iyi ki doğurmuşum ulen seni' diyen, benim hatırıma benimle Freddy Mercury dinleyen bir sabır ağacıdır.

Evlatlarını asla ayırmayan, aynı zamanda birbirinden koruyan güç abidesidir.

Evde bir yere uzandığınız an, orada temizlik yapacağı tutan, temizlik konusunda kayışı kopardığından, temizlikçi gelecek diye evi temizleyen, balans ayarı kaçmış, sevimli, tatlı, güzel bir temizlik manyağıdır...

Mutfakta yaşayan, evde herkesi idare eden bir tür tatlı canlıdır...

Evrendeki tüm sevgilerin güçlerini birleştirdiği sulugöz abidesi bir yaratıktır..!

Oğlunun damat - kızının gelin olduğunu görünce, çocuğu mezun olunca, çocuğu gol atınca, çocuğu hasta olunca, çocuğu askere gidince, çocuğu harçlıklarından 5 dolar biriktirdi diye, dolar yükselince, velhasıl buna benzer bir sürü şeye anında ağlayabilen, bu mesajı okurken bile duygulanıp - gözleri dolabilen, ağlamaya meyilli bir yapısı olan duygu pınarıdır.

Çoook uzakta dursa da yakın hissedilen, çok yakınında dahi olsa canı hep istenen, asla vazgeçilmeyen, dizinin dibinde olmak istenen, evlatların varlığını, varlığına armağan edebileceği,
*** ıslak - kuru ama heeeep duygulu*** tek kadın modelidir...

19 Eylül 2011 Pazartesi

Babaannem Bayramdır

Büyük babaanneye ve dedeye gittik ALP ile bayramda. Duvarın kenarında duran koltuk değnekleri ciğerime işledi. Allahtan bunları sürekli kullanmak zorunda değil babaannem.
Evinde huzur vardır her zaman onun.
Utandım birazda kendimden ve daha iyi olmaya karar verdim. Daha güçlü olmaya…hayatta yaşanabilecek en kötü acıların çoğunu yaşamış bir yaşlı çift için öylesine huzurlu ve hayat doluydular ki hep o sofrada yemek yiyip hep o evde kalmak istedim.
Her baktığım yer, tuttuğum her şey küçüklüğümdeki gibiydi, mini minnacık oluverdim yanlarında kucağımda bebeğimle.
Her yerde serili güzel örtüleri ve düzeni büyüledi beni yine…
Sıkma da yaptı bize hem de kayınvalidemlere gönderdi. Utandım aslında yemeye biraz, küçüklüğümdeki gibi kokusunu ala ala beraberce pişirmek vardı ama tatiller kısa birde ben gelin oldum. İnşallah başka bayramda ama mutlaka.
Oğlumla oynadı. 75 ve 80 yaş için harikulade bir performansla Ali Alp i oynatmayı başardı. Ve hissetim ben, çok huzurluydu orda, saatlerce uyudu ilk defa.
Bayram gibiydi babaannem ve dedem. Hani olur ya o 3 dakikaya her güzelliği sığdıran reklam filmleri, işte onlar gibiydi her şey. Düzenli, temiz, emek kokan, saygılı ve düşten güzel…

hergün yeniden HOŞ GELDİNİZ ...

Bu şarkı hergün yeniden canım eşime ve biricik oğluma...
sizi çoooookkkkk seviyorum...
Allah bizi ve tüm aileleri korusun :)

13 Eylül 2011 Salı

Hep Gül :)


Hava çok sıcakmış,
Şişmanmışım,
Etrafta bir sürü can sıkıcı şey oluyormuş,
Deliksiz uykular hayalmiş,
Evde ,işte bir sürü iş beni beklermiş,
HİÇ BİR ŞEY UMRUMDA DEĞİLMİŞ ÇÜNKÜ OĞLUMUN GÜZEL YÜZÜ GÜLERMİŞ,
BU DA HERRRRRRRŞEEYYYYEEEEEEEEE DEĞERMİŞ...
seni çok seviyorum kahraman prensim.

10 Eylül 2011 Cumartesi

bekleyenler postu

eveeettt uzunca bir aradan ve annenin yazmayı düşünüp düşünüp vazgeçmelerinden sonra bir kaç unutmamayım notu ile başar post....

  ALP korktuğumuz gibi çok ürkütücü bir yolculuk geçirmedi. bir kaç fazla mola biraz mzızırdama ile atlattık bayramda Ereğliye gidiş ve dönüş maceramızı.

   Orada hava Alanya'ya göre oldukça serindi ve kusma macerelarımızda eklenince oldukça fazla giy çıkara ,kalın bu, ince gibi, aaa kusmuş diyalogları yaşayaraktan koocaman bir valizle ve puseti ve araba koltuğuda eklenince arabaya sığamayaraktan gidip geldik ...( buraya arabanın bir fotosu çok yakışırdı aslında ama acemiyim daha bu işlerde)
   Güzel oğlumun uykuları etkilendi en çok bir de çorba ve yoğurdu milupa ve sütaş tan (o da genellikle yarım yarım) sağlıyor olmamız anne olarak tatil boyunca içimi sızlattı durdu.
   Binbir şarkı, şaklabanlıkla tamamladığımız yemek maceralarımız güzel kuzenlerinin etkisiyle onların bizimle olduğu vakitlerde oldukça kolaylaştı.(bu fotoğraf bayramın hemen öncesi evimizde çekilmiş olup kuzenlerin yatak keyfi adıyla anılmaktadır.)

   Bu arada dedemizden fidan istedik o da baharda ekdiği fidanların biri ALP olsun dedi dut ağacıymış çok sevindim ama tatmin olmadım yeniden bir fidan dikesim var :))
    6. ayımızı doldurduk genel gidişatımız iyi çok şükür. (Allah herkesin çocuğuna sağlık sıhhat , neşe versin)
    Ve doktorumuzunda tavsiyesi üzerine oğlumcuma bu oyuncaklardan
almak istiyorum birde büyük resimli kitaplar. Onun zeka gelişimi için bol bol oyun gerektiğini biliyordum ama bu denli etkili olabileceğini düşünmemiştim açıkcası. (doktorumuz sıkıca bastırıyor bir de bununla ilgili kitap tavsiye etti yakında onuda burdan herkesler faydalansın diye söyleyeceğim.( piyasada satışı yokmuş, internetten isteniyormuş)
Ayrıca son zmanlarda sık sık düşünüp kesin kanısına yeni vardığım bir gerçek daha var ki ; BENİM ASLINDA İKİ OĞLUM VAR. :D
Hımmmm unutmadan güzel oğlum ALP'e birde bundan aldık her şeyin tadını alsın diye
Birde kuzenlerinden mama sandalyesi getirdik ki silinip iyice temizlenince fotoğraflanacak.
Bayram fotoları yakın zamanda anılarıyla eklenecektir...
Güzel anılarda buluşmak üzre...

26 Ağustos 2011 Cuma

Dualarımda ALP

Annecimmmm, canımmmm, kıymetlim benim...
Senin varlığın için allaha binlerce kez şükürler ediyorum. Aallah seni ve tüm bebekleri tüüüüümmm kötülüklerden korusun meleğim. bugün senin ve sağlığın için dua edicem.
Allah sana ve tüm bebeklere sağlıklı, huzurlu, mutlu, başarılı yıllar nasip etsin inşallah.
Allah hepinizi korusun...

24 Ağustos 2011 Çarşamba

ALP' in fidanı olsa...

Canım oğlum adına fidan dikmek istiyorum.Belki dedesinin güzel ceviz bahçesine ya da belkide memleketimizde bambaşka bir yere.Mevsim bahar olması şart mı acaba ? dedemizden öğrenelim bunu bayramda da ilerde "oğlum bu ağaç seninle yaşıt" diyeceğimiz bir ağacı olsun ALP'imizin.
Tabi en önemlisi güzel oğlumuzun doğaya şimdiden bir artısı olur ...

23 Ağustos 2011 Salı

5. Ay Sonlarına Gelirken


5. ay sonlarına gelirken ALP ayağına ağzına götürmeye ve çorabını çıkartabilmeye başladı. bunların yanı sıra;
* anne saçı çekmeye :)
* kolye kopartmaya teşebbüs etmeye
* bulduğu her şeyi ağzına götürmeye
* yüzün koyun dönebilmeye ( diğer türlü nadiren)
* babaya kahkaha torpili yapmaya
* tadına baksın diye ağzına dokundurduklarımı fırsatını bulunca damakları arasında kopartmaya ve anneyi korkutmaya başladı...
Sonuç; anne herşeye rağmen memnun :)
İYİ Kİ VARSIN KAHRAMAN PRENSİM :)

20 Ağustos 2011 Cumartesi

ALP dayısı :)

ALP, dayın blog linkini alınca banada aç diye espri yapmış muhtemelen ama ablasını tanımamış toy bir delikanlı için fazlaca cesaretli bir espiri :)
şimdi annecim senin dayın (hayır annecim garfıeld değil, dayın) 1990 bir sonbahar vakti, ben tam da tek çocuk tek torun olmanın zevkini çıkarmaya yeni başlamışken şehre yağan deli yağmurla birlikte haberini aldığım evimi, annemi, babamı, kalemlerimi,teyibimi, tv nin kumandasını (ve daha sonraları tüm hayatımı) paylaşacağım bebek olarak katıldı evimize. Önceleri zararsız gibi görünen bu şirin bebek (hayır garfield değil, dayın annecim )gittikçe büyüyen ve bir dönem hayatımın tümünü ele geçirmeye çalışan bir şeydi (neydi bende anlayamadım )(hayır garfıeld değil dayın)son derece zararlı, hareketli,eve arkadaşlarımı kilitleyen ve asla ablasını arkadaşlarıyla yalnız bırakmayan, hız tutkunu rüzgarın oğlu, acayip seslerin yaratıcısı bir çocukluk döneminden sonra biraz uslanma yaşamış fakat bu seferde farklı sorunlarıyla baş etmek zorunda kaldığımız,

şimdilerde durumu tamamen değişmese de benim en yakınımdır.fakat uzaklıkların aramıza girmesiyle bütün tatilleri birleştirmeye çalıştığımız bir yağız delikanlı oldu dayın(hayır garfıeld değil O SENİN dayın daha saygılı olmalısın :))
Şimdilerde haftasonları onun için daha önemli bunun sebebini de DAYIN İÇİN AÇACAĞIM BLOGDA ANLATACAĞIM :) HAHAHAHAH...
Neyse şimdilik bu kadar deyip kardiş tadında bir elveda diyelim sonrada hemen bakması için arayalım

SENİ SEVİYORUM ALP DAYISI :)
(umarım bana kızmazsın)

18 Ağustos 2011 Perşembe

17.08.2011 ilk saç kesimi ve berber anne



Annelik başka bir şey...
dün ALP annesi berber oldu ve ALP'in saçını kesti :) ya da :(
Böylece ilk traşını oldu benim kıymetli oğlum.Kıyamzdım ben onu berberlere falan göndermeye aceleye gelir allah korusun bir kaza olur yada uslu dursun diye ağlatırlar kıymetlimi falan, aman istemem dedim ben yaparım.Biraz kitaplardan falan fotolara baktım yapabileceğimi gözüme kestirdiğim modelle başladık işe...güzel de oldu hani hafif çarpıklıkları saymaz isek :)E ama hem anne acemi hemde kıpırcan hiç durmadı keserken. Babamız video ve foto işinde görevliydi, anneanne ise ALP'i oyalamaya çalıştı kitaplar ve oyuncaklarıyla.haaa atmadık tabi sakladık saçlarıda
Bambaşka bir çocuk geliverdi evimize, sanki bebek değilde daha bir çocuk gibi :)
Kıymetlimin ilk traşı :) vatana millete hayırlı uğurlu olsun...

16 Ağustos 2011 Salı

Koala Tadında üç günden sonra...

      Koala Tadında geçen üç günden sonra pazartesi olup işe gelince kimseler bilmeden bir kıvranma halidir, bir aklına gelip kendi kendine gülmeler, aklına gelip kendi kendine ağlamalardır başladı tabii. ama en iyi anne mutlu annedir felsefesi ile kendini toplamaya çalışan ALP annesi bunuda başardı :)
      Bu arada ALP iyice hareketlenecek belli ki.kıvrım kıvrım oluyor her özgürlüğünde. oyuncaklar daha bi ilgisini çekmeye başladı. Chıcco nun mucizevi ana kucağı daha bir anlam kazandı sanki dokununca çıkan sesleri falan daha bir iyi farkeder oldu ALP kuzucum.
      Bu nasıl bir aşktır ki her saniye katlanarak artar...
      Canım yavrum babanla da konuştuk, neredeyse yarım yıldır hayatımızdasın yakında yarım yaşını kutlayacağız.Aferin sana benim paşa oğlum. Başına gelen bunca hastalık, ilaç ve hatırlamak bile istemediğim kötü günlerden sonra (ALLAH HERKESİN YAVRUCUĞUNU KORUSUN) altı aya yaklaşıyoruz. Evet hala zayfsın hala diğer bebeklerden daha narinsin ve hala reflü ile mücadele ediyoruz ama dualarımız ,kalbimiz hep seninle.Bunlar da geçecek, herkesin arşivinde olan bebeklik maceraları sende biraz fazla :) ne zaman geçti bunca zaman. bu hızda geçmesi zamanın hiç bu kadar tuhaf gelmemişti bana.üzülüyor muyum ? belki her anına tanık olmadığıma ama her şeye rağmen sen büyü canımın içi, gözümün bebeği ALP.
     Çok uzayan saçlarını yakında kestirmek zorunda kalacağız galiba. sıcaklar iyice arttı ve ben ensenin kıpkırmızı olmasına ve elinle orayı kaşımaya çalışmana dayanamıyorum. aslında kestirmeye de kıyamıyorum ama bakalım ne olacak...
      her şey senin için ALP...
     

ALP ile evde üç gün...

         Bir giriş yapıp üçüncü postu yazmak için uzun sayılabilecek kadar bir süre yazamadım. Bu arada anneanne Adanaya gitti ALP annesiyle harika bir üç gün geçirdi, başbaşa dizdize...burnumu kokusundan bir dakika bile ayırmak istemedim. galiba bu ayrılık beni işe döndüğüm zamanlara geri götürdü ama geçecek, geçmeli biliyorum...
        Neyse evde bolca oynadık, bakıştık, gülüştük  :)
        Babayla pazar günü antalyadaydık.elbette ALP için ...bir şeyler aldık oğlumuza malum 6 ay kavşağına az kaldı.mevsimde değişiyor alışveriş kaçınılmaz :) deyim yerindeyse ALP kokularıyla eve kendimizi zor attık. (bu arada oğlumuzun artık daha güzel bir çantası var, mothercare den. hemde yarı fiyatına çok kullanışlı herkese tavsiye ederim.) sonrası mama uyutma , uyanma emzik uyuma ve yine PAZAR ERTESİ...

8 Ağustos 2011 Pazartesi

PAZAR ERTESİ

ALİ ALP anneannesi, dedesi, dayısı ve anne babasıyla güzel bir pazar geçirdi. uykusuz bir cumartesi gecesinden sonra ilaç gibi geldi tabi, bir de şu pazartesi sabahları bu denli dokunmasa anneciğine...
 güzel oğlum ;
  • Bu ay ek gıdaya alışmalıyız
  • dönüşlerin iyiden iyiye arttı, bu gün seni yatağında yatırdığımız yönün tam tersinde bulduk. sonuç : babanla çok mutlu olduk :)
  • daha çok yemek yemen için herşeyi yapabilirim.
  • gamsız annelerden hiç hoşlanmıyorum.
  • daha az uykuyla daha neşeli nasıl olunuyor a şaşırıyor ve daha da az uyumak istiyorum. başaracağım...
  • gülüşlerin galiba zamanı durdurabiliyor ya da ben donuyorum
  • bizde (babanla) seninle birlikte büyüyüp olgunlaşıyoruz. bunu hissediyorum.
  • her şeyin çok iyi olması ve sağlığının hiç bozulmaması için her gün olumlama yapıyor dua ediyorum. bak bir kez daha " çakramı olumsuzluklara kapatıyorum". :)
  • istemediğin durumlar üzerine attığın uçsuz çığlıklar beni  şimdilik inanaılmaz onurlandırıyor. aferin diyorum kendime, hep böyle ifade edebilmeli kendini benim oğlum. ha bide unutmadan yabacılama denen kavramı yaşamaya başladın sana yaklaşanlara ağlıyosun ve bunlar genellikle annenin hoşlanmadıkları oluyo  :D buna inanmıyodum. "YAPTIM, OLDU :D "...  Buna post bile yazılır aslında.
  • oğlum, anne de seninle yenileniyor. eskiden sadece takipcisi iken şimdi benimde blogum ve daha öğrenmek istediğim çok şey var.

6 Ağustos 2011 Cumartesi

MERHABALAR...

HERKESE MERHABALAR...
ALİ ALP hayatımıza gireli henüz 5 ay 2 gün oldu :)
bundan sonra buradan güzel oğluma anılar bırakıp tecrübelerimi paylaşacağım.Bebeğime, hayata, evliliğe ve tüm güzelliklere dair...